Her türlü ürün alımlarında karşımıza çıkan ve kısaca KDV olarak bilinen katma değer vergisi, her türlü ürün ve hizmet alımlarında, alan kişinin satan kişiye ödediği belli bir yüzdelik tutardır. 1984 yılından itibaren Anayasa’da yer alan bu vergi çeşidi, 3065 sayılı kanunla da desteklenmiş ve korunmaya alınmıştır. %1, %8 ve %18 olmak üzere üç farklı kategoriye göre uygulanan bu vergi sistemi mal ve hizmet satın alanlar tarafından da belirli periyotlarla tahsil edilir. Vergi ödemek ülkemizde bir vatandaşlık borcudur. Bu nedenle herkesin vergi beyannamesi vererek vergi kaçakçılığının da önüne geçilmesi hükmolunmuştur. Her bir ürün ve hizmette ödenen katma değer vergisinin devlete ödenmesine karşılık olarak, devlet yine bu gelirleri bir fonda biriktirir ve yine halka hizmet için kullanmakla yükümlü hale gelir. Rekabet eşitsizliklerinin de önüne geçen katma değer vergisi hakkında tüm merak edilen sorular ve bu soruların ayrıntılı yanıtların sizlerle…
Katma Değer Vergisi Nasıl Bir Vergidir?
Vergiler kapsamında bakıldığında katma değer vergisinin dolaylı bir vergi olarak yer aldığı görülür. Bunun temel nedeni ise hizmet veren ya da ürün satanlar aracılığı ile birlikte devlete doğrudan vergi ödenmemesidir. Bu açıdan bakıldığında, bu ülkede yaşayıp her türlü yol, hastane, çevre ve şehir düzenlemesi gibi hizmetleri alanlar aynı zamanda bu vergi türünün bir muhatabı olarak bilinir. Kısacası bir sakız alan çocuk da araba alan bir yetişkin de katma değer vergisini ödemekle yükümlüdür.
Katma Değer Vergisi Ne Kadar?
Katma değer vergisi ürün ve hizmetin ne olduğuna göre farklı miktarlar konularak belirlenen bir vergi şeklidir. Bakliyat, buğday gibi to2lik bir vergi toprak ürünlerinden yüzde bir oranında sembolik bir vergi alınıyorken, diğer tüm besin maddelerine %8’lik bir vergi uygulanmaktadır. Ayrıca temizlik ve kırtasiye ürünlerinde bilinen vergi oranı %18’e kadar çıkmaktadır. Burada belirlenen katkı paylarının miktarı ürün ya da hizmetin ne olduğu ile ilişkilidir. Ürün ya da hizmetin ham değerine bu oranlar eklenir ve ardından kar marjı da konularak bir satış fiyatının belirlendiği bilinir.
Katma Değer Vergisi
Katma değer vergisi, bu vergiye ilişkim formun doldurulması ile düzenlenmektedir. Bahsi geçen formda her bir alanın karşılığı bulunmaktadır. Bu formların genelde en kısmında işletmenin bağlı olduğu vergi dairesini adı ve vergi dairesini numarasının olması gereklidir. Kullanımı esnasında mavi ve siyah renkli tükenmez kalemlerin kullanılması önerilmektedir. Yapılacak vergilerin ne olduğu, beyanlar, mükellefe ait bilgiler, ürün ve hizmetin ne olduğu gibi durumlara bakılarak bir düzenleme sağlanmalıdır.
Katma Değer Vergisi Ne Zaman Verilmelidir?
Hem ürün hem de hizmet satan oteller, işletmeler, market ve restoran gibi vergi mükelleflerinin bu ödemeyi yapmaları gereken zaman dilimi o ayın 24’üdür. Ayın 24’ü geldiğinde tüm Z raporları ve aylık raporların dokümanları çıkarılarak vergi dairesine gerekli ödemeler gerçekleştirilmelidir.
Katma Değer Vergisi Yasal Mı?
Evet 1984 yılından beri uygulamaya geçirilen katma değer vergisinin yasalar çerçevesinde verildiği bilinir. Kanunda yer alan 3065 sayılı yasaya göre her türlü ürün ve hizmet satan iş yerleri yani vergi mükelleflerinin katma değer vergisi vermeleri gerekmektedir. 1984 yılının 2 kasımında yürürlüğe giren yasa ile bu uygulama yasal olma niteliği kazanmıştır.
Katma Değer Vergisi Nasıl Hesaplanmalıdır?
Her işletme sahibinin bildiği üzere bu hesaplamanın yapılabilmesi için yüzdelik matematik işlemlerinin yapılabilmesi gerekmektedir. Örnek vermek gerekirse 100 Türk Lirası değerinde bir temizlik ürününden %18 oranında vergi alınmaktadır. 100 Türk Lirası bir ürünün %18’inin 118 Türk Lirası yapmaktadır. Dolayısı ile ürünün KDV dahil fiyatı 118 Türk Lirası olacaktır. Bu oranın üzerine ise kar oranı eklenebilir.
