Amerika'nın keşfi, 15. yüzyılın sonlarında gerçekleşen ve tarihte
önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilen bir olaydır. Amerika'nın keşfi
genellikle Kristof Kolomb'un 1492 yılında yaptığı yolculukla ilişkilendirilir.
Ancak, Amerika kıtasının keşfi ve insanlık tarafından bilinmesi daha karmaşık
ve çok aşamalı bir süreçtir.
Kristof Kolomb'un Yolculuğu:
Tarih: 1492
Keşif: İtalyan denizci Kristof Kolomb, İspanyol Katolik Kraliçesi
Isabella ve Kral Ferdinand'ın desteğiyle Batı'ya doğru bir deniz yolculuğuna çıktı.
Kolomb, Asya'ya ulaşmak amacıyla batıya doğru yelken açmış, ancak 12 Ekim
1492'de Karayipler'deki Bahama Adaları'na ulaşarak Amerika kıtasını
keşfetmiştir. Kolomb, toplamda dört keşif yolculuğu yapmıştır (1492, 1493,
1498, 1502).
Amerika'nın Keşfinin Tarihi ve Öncesi:
Vikingler: Amerika kıtasının keşfi Kristof Kolomb'dan önce de
gerçekleşmiş olabilir. 10. yüzyılda Vikingler, Leif Erikson önderliğinde Kuzey
Amerika'nın kuzeydoğu kıyılarına (Vinland, muhtemelen bugünkü Newfoundland,
Kanada) ulaşmışlardır. Ancak, bu keşifler Kolomb'un yolculukları kadar geniş
bir etki yaratmamıştır.
Yerli Halklar: Amerika kıtası, Kolomb'dan çok önce Asya'dan göç eden
yerli halklar tarafından binlerce yıl boyunca yerleşilmiş ve medeniyetler
kurulmuştur. Bu halklar, kıtanın gerçek ilk keşifçileri ve sakinleridir.
Kolomb'un Keşfinin Sonuçları:
Avrupa'nın İlgisi: Kristof Kolomb'un keşifleri, Avrupa'da büyük bir
ilgi uyandırmış ve Yeni Dünya'nın keşfi olarak tarihe geçmiştir. Bu olay,
Avrupa'nın Amerika kıtasına olan ilgisini artırmış ve sonraki yüzyıllarda büyük
keşifler ve kolonizasyon dalgalarını başlatmıştır.
Ticaret ve Kültürel Değişim: Kolomb'un keşfi, Atlantik ötesi
ticaretin başlamasına, bitkilerin, hayvanların ve kültürlerin değiş-tokuşuna
yol açmıştır. Bu döneme "Kolomb Takası" denir.
Göbeklitepe Ne Zaman Keşfedildi?
Göbeklitepe, dünyanın bilinen en eski tapınak kompleksi olarak kabul
edilen ve insanlık tarihine dair önemli bilgiler sunan bir arkeolojik alandır.
Şanlıurfa, Türkiye yakınlarında bulunan bu antik alanın keşfi, modern arkeoloji
için büyük bir dönüm noktası olmuştur.
Keşif Süreci:
Erken Dönem Buluntular:
1963: Göbeklitepe, ilk olarak 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve
Chicago Üniversitesi işbirliği ile yapılan yüzey araştırmaları sırasında fark
edilmiştir. Bu araştırmalar sırasında bölgedeki taş yapılar ve bazı yüzey
buluntuları kaydedilmiştir, ancak bölgenin önemi o dönemde tam olarak
anlaşılamamıştır.
Kazıların Başlaması ve Önemi:
1994: Göbeklitepe'nin gerçek önemi, 1994 yılında Alman arkeolog
Prof. Dr. Klaus Schmidt'in bölgeye gelmesi ve kazı çalışmalarını başlatmasıyla
ortaya çıkmıştır. Schmidt, bölgede yaptığı çalışmalarla Göbeklitepe'nin,
insanlık tarihine dair bildiğimiz birçok şeyi değiştirecek kadar eski ve önemli
bir yerleşim alanı olduğunu keşfetmiştir.
Keşfin Ayrıntıları:
Kazılar ve Bulgular: Kazılar sırasında Göbeklitepe'de bulunan büyük
taş yapılar, oyulmuş hayvan figürleri ve diğer ritüel objeler, bu alanın
neolitik döneme ait bir tapınak kompleksi olduğunu göstermiştir. Bu yapılar, MÖ
9600-9500 yıllarına tarihlenmiştir ve bu da Göbeklitepe'yi bilinen en eski
tapınak kompleksi yapmaktadır.
Tapınak Kompleksi: Göbeklitepe'de bulunan taş sütunlar, dairesel ve
dikdörtgen yapılar, oyma figürler ve motifler, buranın karmaşık bir dini merkez
olduğunu düşündürmektedir.
Göbeklitepe'nin Önemi:
Tarih Öncesi Dönem: Göbeklitepe, tarih öncesi dönemlerde insanların
nasıl organize olduklarını, dini ritüelleri nasıl gerçekleştirdiklerini ve bu
dönemdeki toplumsal yapıları anlamamıza yardımcı olmaktadır.
Arkeolojik Devrim: Göbeklitepe, tarım devriminden önce bile
insanların karmaşık yapılar inşa edebildiğini ve dini ritüeller
gerçekleştirebildiğini göstermektedir. Bu, arkeoloji ve tarih bilimlerinde
büyük bir devrim olarak kabul edilmektedir.
Avustralya Ne Zaman Keşfedildi?
Avustralya'nın keşfi, birkaç aşamada gerçekleşmiş ve farklı kaşifler
tarafından farklı zamanlarda gerçekleştirilmiştir. Avustralya'nın Avrupalılar
tarafından keşfedilmesi, 17. yüzyılda başlamıştır.
Yerel Halklar:
Avustralya, Avrupalıların keşfinden çok önce, yaklaşık 65,000 yıl
önce yerli Aborjin halkları tarafından yerleşilmiştir. Aborjinler,
Avustralya'nın ilk sakinleridir ve kıtanın tarihinin önemli bir parçasıdır.
Avrupalı Kaşifler:
Hollandalılar:
1606: Hollandalı denizci Willem Janszoon, Avustralya kıyılarına
ulaşan ilk Avrupalı olarak kabul edilir. Janszoon, Cape York Yarımadası'nın
batı kıyılarına ulaşmış ve burayı "Yeni Hollanda" olarak
adlandırmıştır. Ancak, Hollandalılar kıtanın iç bölgelerine pek girmemiştir.
1616: Dirk Hartog, Batı Avustralya kıyılarına ulaşmış ve burada
keşifler yapmıştır.
1642-1644: Abel Tasman, Tazmanya ve Yeni Zelanda'yı keşfetmiş ve
Avustralya'nın kuzey ve batı kıyılarını haritalandırmıştır.
İngilizler:
1770: İngiliz kaşif James Cook, Avustralya'nın doğu kıyılarını
keşfetmiştir. Cook, Botany Bay'e (bugünkü Sydney'in güneyinde) ayak basmış ve
bu bölgeyi Britanya adına sahiplenmiştir. Cook'un keşifleri, Avustralya'nın
İngiliz kolonizasyonunun başlangıcını oluşturmuştur.
İngiliz Kolonizasyonu:
1788: Avustralya'da ilk İngiliz yerleşimi, Arthur Phillip
liderliğindeki Birinci Filo'nun Botany Bay'e varmasıyla kurulmuştur. Bu
yerleşim, Sydney'in kuruluşunu ve Avustralya'daki İngiliz kolonizasyonunun
başlangıcını simgeler.
Antarktika Ne Zaman Keşfedildi?
Antarktika, insanlık tarafından en son keşfedilen kıta olmuştur.
Antarktika'nın keşfi, 19. yüzyılın başlarında gerçekleşmiştir ve bu keşif
birkaç önemli sefer ve kaşif tarafından gerçekleştirilmiştir.
İlk Görüşler ve Keşifler:
İlk Keşifler:
James Cook (1772-1775): İngiliz kaşif Kaptan James Cook, 1772-1775
yılları arasında Antarktika çevresinde yaptığı yolculuklar sırasında Güney
Kutbu'na oldukça yaklaşmış, ancak kıtanın kendisini görememiştir. Cook,
Antarktika çevresindeki denizlerde dolaşarak birçok adayı keşfetmiş ve kıtanın
varlığını tahmin etmiştir.
İlk Karaya Ayak Basma ve Haritalandırma:
Fabian Gottlieb von Bellingshausen ve Mikhail Lazarev (1820): Rus
kaşifler Fabian Gottlieb von Bellingshausen ve Mikhail Lazarev, 1820 yılında
Antarktika kıyılarını gören ilk insanlardır. Onlar, 28 Ocak 1820'de Antarktika
kıtasına ulaştıklarını bildirmişlerdir.
Edward Bransfield (1820): İngiliz denizci Edward Bransfield, Şubat
1820'de Antarktika Yarımadası'na ulaşmış ve burada kıyıya ilk ayak basanlardan
biri olmuştur.
Nathaniel Palmer (1820): Amerikalı kaşif Nathaniel Palmer, 1820
yılında Antarktika kıtasını keşfetmiş ve kıyılarını haritalandırmıştır.
Daha Sonraki Keşifler:
James Clark Ross (1839-1843): İngiliz kaşif James Clark Ross,
Antarktika kıyılarına önemli keşifler yapmış ve Ross Buz Sahanlığı'nı
keşfetmiştir. Ross, Güney Kutup Bölgesi'nin keşfinde önemli bir rol oynamıştır.
Ernest Shackleton (1907-1909): İngiliz kaşif Ernest Shackleton,
1907-1909 yılları arasında gerçekleştirdiği seferde, Güney Kutbu'na en yakın
noktaya ulaşan kişi olmuştur. Shackleton'un seferi, Antarktika keşif tarihinin
önemli bir bölümünü oluşturur.
Roald Amundsen (1911): Norveçli kaşif Roald Amundsen, 14 Aralık
1911'de Güney Kutbu'na ulaşan ilk insan olmuştur. Amundsen'in bu başarısı,
Antarktika keşiflerinin zirve noktalarından biri olarak kabul edilir.
Afrika Ne Zaman Keşfedildi?
Afrika kıtası,
insanlık tarihi boyunca birçok medeniyet ve kültür tarafından keşfedilmiş ve
bilinmiştir. Afrika'nın keşfi, farklı dönemlerde ve farklı kaşifler tarafından
gerçekleştirilmiştir. Bu süreç, antik çağlardan modern döneme kadar uzanan bir
dizi keşif ve keşif seferi ile şekillenmiştir.
Antik Çağ ve
Erken Orta Çağ:
Antik Mısır ve
Fenikeliler: Afrika'nın kuzey kıyıları, antik Mısır ve Fenikeliler gibi erken
medeniyetler tarafından iyi biliniyordu. Fenikeliler, M.Ö. 6. yüzyılda
Afrika'nın batı kıyılarına kadar ulaşmışlardır.
Herodot: Antik
Yunan tarihçisi Herodot, M.Ö. 5. yüzyılda Mısır ve kuzey Afrika hakkında
yazılar yazmıştır.
Orta Çağ:
İslam Keşifleri:
7. ve 8. yüzyıllarda İslam'ın yayılmasıyla birlikte, Müslüman kaşifler ve
tüccarlar Afrika'nın iç bölgelerine kadar ulaşmışlardır. İbn Battuta gibi ünlü
Müslüman gezginler, Afrika kıtası hakkında kapsamlı seyahatnameler
yazmışlardır.
Portekiz
Keşifleri (15. Yüzyıl):
Prens Henry the
Navigator: 15. yüzyılın başlarında, Portekizli Prens Henry the Navigator
(Denizci Henry),Afrika'nın batı kıyılarının keşfine öncülük etti.
Portekizliler, Afrika'nın batı kıyılarını keşfederek Cape Bojador'u aştılar.
Bartolomeu Dias
(1488): Portekizli kaşif Bartolomeu Dias, 1488 yılında Afrika'nın güney ucunu,
yani Ümit Burnu'nu keşfetmiştir. Bu keşif, Avrupa'dan Hindistan'a deniz yolunun
açılmasına yönelik önemli bir adım olmuştur.
Vasco da Gama
(1497-1499): 1497 yılında Vasco da Gama, Afrika'nın doğu kıyılarını keşfederek
Hindistan'a ulaşan ilk Avrupalı kaşif olmuştur. Bu yolculuk, Afrika kıtasının
doğu sahilleri hakkında önemli bilgiler sağlamıştır.
Modern Dönem Keşifleri:
David
Livingstone (19. Yüzyıl): İskoç misyoner ve kaşif David Livingstone, 19.
yüzyılın ortalarında Afrika'nın iç bölgelerini keşfetmiştir. Zambezi Nehri'ni
ve Victoria Şelalesi'ni keşfetmiş, Afrika'nın iç kesimleri hakkında önemli
bilgiler sağlamıştır.
Henry Morton Stanley: David Livingstone'u aramak için Afrika'ya gönderilen Amerikalı gazeteci ve kaşif Henry Morton Stanley, Afrika'nın iç bölgelerinde kapsamlı keşifler yapmış ve Kongo Nehri'ni haritalandırmıştır.