Kıbrıs Hangi Padişah Döneminde Kaybedildi?

Kıbrıs Hangi Padişah Döneminde Kaybedildi?
13.07.2024 23:02
Kıbrıs hangi padişah döneminde kaybedildi? Kırım hangi padişah döneminde alındı? Hangi padişah döneminde Lehistan’a sefer düzenlendi? Lale Devri hangi padişah döneminde başlamıştır? Lehistan seferi hangi padişah döneminde düzenlenmiştir? Hakkında tüm merak edilenler bu yazımızda.

Kıbrıs, Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1571 yılında fethedilmiş ve 300 yılı aşkın bir süre Osmanlı egemenliğinde kalmıştır. Ancak, Kıbrıs adası 1878 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından Birleşik Krallık'a kiralanmış ve 1914 yılında Birleşik Krallık tarafından ilhak edilmiştir. Dolayısıyla, Kıbrıs'ın fiilen Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrolünden çıkması, Sultan II. Abdülhamid döneminde gerçekleşmiştir.

Kıbrıs'ın Kaybı Süreci

Osmanlı Egemenliği Dönemi:

Fetih: 1571 yılında Kıbrıs, Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmiştir. O dönemde Osmanlı padişahı II. Selim'dir.

Osmanlı Hakimiyeti: Kıbrıs, Osmanlı İmparatorluğu'nun bir vilayeti olarak yönetilmiş ve önemli bir stratejik üs olarak kullanılmıştır.

Birleşik Krallık'a Kiralanma:

Kiralama Antlaşması: 93 Harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında imzalanan Berlin Antlaşması'nın ardından, 4 Haziran 1878 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu, Kıbrıs'ı Birleşik Krallık'a kiralamıştır. Bu dönemde Osmanlı padişahı II. Abdülhamid'dir.

Birleşik Krallık Yönetimi: Kıbrıs, resmen Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kalmış olsa da, yönetimi Birleşik Krallık'a geçmiştir.

Birleşik Krallık Tarafından İlhak:

İlhak: 1914 yılında I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte, Osmanlı İmparatorluğu'nun İttifak Devletleri tarafında savaşa girmesi üzerine, Birleşik Krallık Kıbrıs'ı resmen ilhak ettiğini ilan etmiştir.

Resmi Tanınma: 1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu'nun varisi olan Türkiye Cumhuriyeti, Kıbrıs üzerindeki tüm haklarından vazgeçmiştir.

Özet

Fetih: 1571 (Padişah II. Selim)

Birleşik Krallık'a Kiralanma: 1878 (Padişah II. Abdülhamid)

Birleşik Krallık Tarafından İlhak: 1914 (I. Dünya Savaşı sırasında)

Kıbrıs, fiilen Osmanlı İmparatorluğu'nun kontrolünden 1878 yılında II. Abdülhamid döneminde Birleşik Krallık'a kiralanarak çıkmıştır. Tamamen kaybedilmesi ise 1914 yılında, Birleşik Krallık'ın Kıbrıs'ı ilhak etmesi ve bu ilhakın 1923 Lozan Antlaşması ile resmen tanınması ile gerçekleşmiştir. 

Kırım Hangi Padişah Döneminde Alındı?

Kırım, Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1475 yılında fethedilmiştir. Bu fetih, Osmanlı padişahı II. Mehmed (Fatih Sultan Mehmed) döneminde gerçekleşmiştir.

Kırım'ın Fethi Süreci

Öncesi:

Kırım Yarımadası, 13. yüzyıldan itibaren Altın Orda Devleti'nin bir parçasıydı. Ancak Altın Orda'nın zayıflamasıyla birlikte bölgede Kırım Hanlığı kuruldu.

Kırım Hanlığı, Karadeniz'deki stratejik konumu nedeniyle Osmanlı İmparatorluğu için büyük bir öneme sahipti.

Fetih:

1475 yılında Fatih Sultan Mehmed'in emriyle Gedik Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı donanması, Kırım Yarımadası'na bir sefer düzenledi.

Osmanlı donanması, Kefe (Feodosya),Azak ve diğer önemli liman şehirlerini ele geçirerek bölgedeki Ceneviz kolonilerini sona erdirdi.

Bu seferin sonucunda Kırım Hanlığı, Osmanlı İmparatorluğu'nun himayesine girdi ve Kırım Hanları Osmanlı Sultanı'nın onayı ile tahta çıkmaya başladı.

Osmanlı-Kırım İlişkisi

Bağımlı Devlet: Kırım Hanlığı, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı bir hanlık olarak varlığını sürdürdü. Hanlık, iç işlerinde bağımsız olmakla birlikte, dış politikada Osmanlı İmparatorluğu'na bağlıydı ve Osmanlı'ya askerî destek sağlıyordu.

Stratejik Önemi: Kırım, Osmanlı İmparatorluğu'nun Karadeniz'deki hâkimiyetini pekiştiren önemli bir bölge oldu. Kırım'dan gelen Tatar süvarileri, Osmanlı ordularına destek vererek birçok seferde rol oynadılar.

Özet

Fetheden Padişah: II. Mehmed (Fatih Sultan Mehmed)

Fetih Tarihi: 1475

Kırım, II. Mehmed döneminde Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilmiş ve bölge Osmanlı himayesi altına alınmıştır. Bu fetih, Osmanlı İmparatorluğu'nun Karadeniz'deki stratejik hâkimiyetini pekiştiren önemli bir gelişme olmuştur. 

Hangi Padişah Döneminde Lehistan’a Sefer Düzenlendi?

Osmanlı İmparatorluğu, çeşitli dönemlerde Lehistan'a (Polonya-Litvanya Birliği) seferler düzenlemiştir. Bu seferlerin en bilinenleri, 17. yüzyılda IV. Mehmed (Avcı Mehmed) döneminde gerçekleşmiştir.

IV. Mehmed Dönemi Lehistan Seferleri

Hotin Seferi (1672):

Nedenleri: Lehistan'ın Osmanlı himayesi altındaki Ukrayna'ya yönelik saldırıları ve Osmanlı topraklarına yönelik tehditleri nedeniyle bu sefer düzenlenmiştir.

Gelişmeler: 1672 yılında IV. Mehmed'in komutası altında Osmanlı ordusu, Lehistan'a karşı sefer başlattı. Osmanlı ordusu, Podolya bölgesini ve Hotin Kalesi'ni ele geçirdi.

Sonuçları: Bu seferin sonunda imzalanan Bucas Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu, Podolya bölgesini ve Kamaniçe Kalesi'ni aldı. Bu antlaşma, Lehistan'ın Osmanlı'ya vergi ödemesini de kabul etti.

İkinci Lehistan Seferi (1674-1676):

Nedenleri: Bucas Antlaşması'na rağmen Lehistan'ın antlaşma hükümlerine uymaması ve Osmanlı topraklarına yönelik saldırılarını sürdürmesi nedeniyle ikinci bir sefer düzenlendi.

Gelişmeler: 1674 yılında başlayan ve 1676'ya kadar süren seferlerde Osmanlı ordusu, Lehistan ordusunu tekrar mağlup etti.

Sonuçları: 1676 yılında imzalanan Żurawno Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu'nun Podolya ve Ukrayna üzerindeki egemenliği teyit edildi ve Lehistan, tekrar Osmanlı'ya vergi ödemeyi kabul etti.

Özet

Padişah: IV. Mehmed (Avcı Mehmed)

Seferler: Hotin Seferi (1672) ve İkinci Lehistan Seferi (1674-1676)

Sonuçlar: Osmanlı İmparatorluğu, Podolya ve Ukrayna bölgelerinde egemenliğini pekiştirdi ve Lehistan'ın Osmanlı'ya vergi ödemesini sağladı.

IV. Mehmed döneminde yapılan Lehistan seferleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun Kuzeydoğu Avrupa'daki nüfuzunu artırmış ve Polonya-Litvanya Birliği'nin Osmanlı karşısındaki direncini kırmıştır. Bu seferler, Osmanlı-Lehistan ilişkilerinde önemli bir dönemeç olmuştur.

Lale Devri Hangi Padişah Döneminde Başlamıştır?

Lale Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nda 1718-1730 yılları arasında süren ve kültürel, sanatsal ve toplumsal reformlarla anılan bir dönemdir. Bu dönem, Osmanlı Padişahı III. Ahmed döneminde başlamıştır.

Lale Devri'nin Başlaması ve Özellikleri

Başlama Tarihi:

1718 Pasarofça Antlaşması: Lale Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun Avusturya ve Venedik ile yaptığı Pasarofça Antlaşması'nın imzalanmasıyla başlar. Bu antlaşma, Osmanlı İmparatorluğu'nun Batı ile barış dönemine girmesine ve iç reformlara odaklanmasına olanak tanımıştır.

Padişah ve Sadrazam:

Padişah III. Ahmed: Lale Devri, Sultan III. Ahmed'in saltanat yıllarına (1703-1730) rastlar. III. Ahmed, bu dönemde Osmanlı sarayında ve başkentte birçok yenilikçi ve reformist faaliyete öncülük etmiştir.

Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa: Lale Devri'nin önde gelen isimlerinden biri de Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'dır. İbrahim Paşa, reformların ve kültürel faaliyetlerin en önemli destekçisiydi.

Özellikleri:

Kültürel ve Sanatsal Canlanma: Lale Devri, adını Osmanlı sarayında ve İstanbul'da lalelerin süs bitkisi olarak yaygın bir şekilde kullanılmasından alır. Bu dönemde mimari, sanat, edebiyat ve bahçecilik alanlarında büyük gelişmeler yaşanmıştır.

Matbaanın Kullanılması: Lale Devri'nde matbaanın Osmanlı İmparatorluğu'na getirilmesi ve yaygınlaştırılması, basılı eserlerin artmasına ve bilginin daha geniş kitlelere ulaşmasına katkıda bulunmuştur.

Eğlence ve Yaşam Tarzı: Dönemin ileri gelenleri, saray ve konaklarda düzenlenen gösterişli eğlenceler, şenlikler ve bahçe partileri ile dikkat çekmiştir. Lale Devri, bir nevi refah ve zevk dönemi olarak da anılmaktadır.

Sonu:

Patrona Halil İsyanı (1730): Lale Devri, 1730 yılında Patrona Halil İsyanı ile sona ermiştir. Bu isyan sonucunda Sultan III. Ahmed tahttan indirilmiş ve Nevşehirli Damat İbrahim Paşa öldürülmüştür. Bu olaylar, Lale Devri'nin sonunu getirmiştir.

Özet

Başlama Tarihi: 1718 (Pasarofça Antlaşması)

Padişah: III. Ahmed

Sadrazam: Nevşehirli Damat İbrahim Paşa

Bitiş Tarihi: 1730 (Patrona Halil İsyanı)

Lale Devri, Osmanlı İmparatorluğu'nun kültürel ve sanatsal açıdan canlandığı, batı etkilerinin görülmeye başlandığı ve çeşitli reformların hayata geçirildiği bir dönem olarak tarihe geçmiştir. Bu dönem, Sultan III. Ahmed'in saltanatı sırasında başlamış ve on yıl sürmüştür. 

Lehistan Seferi Hangi Padişah Döneminde Düzenlenmiştir?

Lehistan (Polonya-Litvanya Birliği) seferleri Osmanlı İmparatorluğu tarafından çeşitli dönemlerde düzenlenmiştir. Bu seferlerin en önemlisi ve en bilinenleri, IV. Mehmed (Avcı Mehmed) döneminde düzenlenen seferlerdir.

IV. Mehmed Döneminde Lehistan Seferleri

Hotin Seferi (1672):

Nedenleri: Lehistan'ın Osmanlı himayesi altındaki Ukrayna'ya yönelik saldırıları ve Osmanlı topraklarına yönelik tehditleri nedeniyle bu sefer düzenlenmiştir.

Gelişmeler: 1672 yılında IV. Mehmed'in komutası altında Osmanlı ordusu, Lehistan'a karşı sefer başlattı. Osmanlı ordusu, Podolya bölgesini ve Hotin Kalesi'ni ele geçirdi.

Sonuçları: Bu seferin sonunda imzalanan Bucas Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu, Podolya bölgesini ve Kamaniçe Kalesi'ni aldı. Bu antlaşma, Lehistan'ın Osmanlı'ya vergi ödemesini de kabul etti.

İkinci Lehistan Seferi (1674-1676):

Nedenleri: Bucas Antlaşması'na rağmen Lehistan'ın antlaşma hükümlerine uymaması ve Osmanlı topraklarına yönelik saldırılarını sürdürmesi nedeniyle ikinci bir sefer düzenlendi.

Gelişmeler: 1674 yılında başlayan ve 1676'ya kadar süren seferlerde Osmanlı ordusu, Lehistan ordusunu tekrar mağlup etti.

Sonuçları: 1676 yılında imzalanan Żurawno Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu'nun Podolya ve Ukrayna üzerindeki egemenliği teyit edildi ve Lehistan, tekrar Osmanlı'ya vergi ödemeyi kabul etti.

Özet

Lehistan Seferi düzenlenen padişah:

Padişah: IV. Mehmed (Avcı Mehmed)

Seferler: Hotin Seferi (1672) ve İkinci Lehistan Seferi (1674-1676)

Sonuçlar: Osmanlı İmparatorluğu, Podolya ve Ukrayna bölgelerinde egemenliğini pekiştirdi ve Lehistan'ın Osmanlı'ya vergi ödemesini sağladı.

IV. Mehmed döneminde yapılan Lehistan seferleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun Kuzeydoğu Avrupa'daki nüfuzunu artırmış ve Polonya-Litvanya Birliği'nin Osmanlı karşısındaki direncini kırmıştır. Bu seferler, Osmanlı-Lehistan ilişkilerinde önemli bir dönemeç olmuştur.

Yorumlar

This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.

İlginizi Çekebilir