Sürekli ve hissedilir artışların fiyatlar genel düzeyine yansıması durumuna enflasyon denmektedir. Yani kısaca mal ve hizmetlerin fiyatlarının bir önceki döneme göre artış göstermesidir. Fakat mal ve hizmet fiyatları zaman içerisinde artabilir veya azalabilmektedir. Diğer bir tanımı olarak ise nominal gelirin, satın alınan milli gelire göre artması yani şişmesi durumuna denir ve deflasyonun tersi olan durumdur. Tanımlardaki farklılıklara rağmen iki durumdan bahsedilir. Bu durumlardan birincisi tek bir fiyat veya fiyat grubu yerine fiyatlar genel seviyesi baz alınmaktadır. İkinci durum ise fiyatlarda meydana gelen artışın bir veya birkaç defaya değil sürekli bir durum olduğunu vurgulamaktadır. Ekonomide seçilen belirli mal ve hizmet kümesinin oluşturulduğu ve parasal karşılığı olan sepete fiyatlar genel seviyesi denilmektedir. Enflasyonda fiyatlar genel seviyesinin yükselmesi ve para ile satın alma gücünde meydana gelen düşüşleri ifade etmek için kullanılan iktisadi bir terimdir. Mal ve hizmet miktarındaki artış ile para miktarındaki artış dengeli olduğu vakitlerde fiyatların genel seviyesi değişmez ve bu sebeple enflasyon oluşmaz. Enflasyonun oluşabilmesi için para miktarındaki artışın yani satın alım gücünün, mal ve hizmet miktarındaki artıştan yani pazar fiyatından düşük olması gereklidir.
Enflasyon Nasıl Hesaplanır?
Enflasyon genel olarak iki ayrı endekse bağlı olarak hesaplanmaktadır. Bu endeksler ÜFE ve TÜFE olarak adlandırılmaktadır. ÜFE yani üretici fiyatları endeksi üretici fiyatlarına göre derlenerek oluşturulan endekstir. TÜFE yani tüketici fiyatları endeksi ise tüketici satış fiyatlarına göre derlenerek oluşturulan endekstir. Hem devlet hem de şirket enflasyonları bu şekilde hesaplanabilmekteyken enflasyon hesaplaması birçok kurum tarafından yapılabilmektedir. Ülkemizde enflasyon oranını hesaplayan kurum ise TÜİK yani Türkiye İstatistik Kurumu’dur.
Enflasyonun Dezavantajları Nelerdir?
· Reel Gelir Azalır: Düşük gelirli veya geliri olmayan halk kitlelerinin yaşam kalitelerini düşürmektedir. Çalışan kesimin geliri enflasyon oranında artmazsa reel olarak fakirleşme gerçekleşir. Yani alınan maaşlarda fiyat artması enflasyon ile aynı oranda olmazsa alım gücü azalacak ve kısaca fakirleşme yaşanacaktır.
· Tasarruflar Düşer: Fiyatların sürekli artmasına bağlı olarak tüketimin payı artış gösterecektir. Bun bağlı olarak tüketim artacak ve tasarrufların azalmasına neden olacaktır.
· Faizler Yükselir: Enflasyonun artması sebebiyle yatırımcı kişiler enflasyon oranında faiz oranı talep edebilmektedir. Enflasyon arttıkça faizinde artması durumunun oluşmasıyla birlikte düşük faiz ile uzun vadeli konut kredisi kullanma ve ev satın alma durumu ortadan kalkacaktır.
· Yatırım Yapılamaz: Yatırım yapılırken genellikle fizibilite çalışması yapılarak proje değerlendirmesi gerçekleştirilir. Bu değerleme ilerleyen yıllarda projenin ne kadar maliyet gerektireceğine hesaplamaya yardımcıdır. Fakat ekonomik istikrarlı olmazsa ve enflasyon sürekli artış gösterirse maliyet artacak ve ilerleyen yıllarda elde edilecek gelirler enflasyona bağlı oranda azalış gösterecektir. Bu sebeple yatırımlar olacağından yüksek maliyete sebep olacağından yatırımdan vazgeçilme durumları oluşabilmektedir.
· Enflasyondan Enflasyona: Enflasyonun uzun yıllar çözülememesinin nedenlerinden bir tanesi yılgınlık ve güvensizlik ortamında yaşanan fiyatlama davranışlarının değiştirilememesidir. Enflasyonun olması üreticilerin mallarına zam yapmasına sebep olmaktayken enflasyonun düşürülmesi ve döngünün kırılması için samimi çaba gerekli olmaktadır. Enflasyonun düşürülmesi sonrası gelen rehavetle birlikte büyümeyi önceleyen politikalar başlar ve enflasyon tekrar yükselir.
Enflasyon Farkı Bir Kere Mi Verilir?
Memur maaşlarına zam yapılacağı süreçlerde enflasyon farkı açıklanmaktadır. Açıklanan enflasyon rakamlarına bağlı olarak memur maaşları belli olmaktadır. Yapılan toplu sözleşmelere göre geçmiş aylara ait enflasyon oranındaki fark maaşlara eklenerek memur maaşlarının zamlı olmasını sağlamaktadır. Sene içerisinde iki kez yapılan zamlarda TÜFE sabit kalır ve aylık enflasyon %3.03’ten fazla düşmezse enflasyon farkı maaşlara eklenir.
Enflasyon Parasal Bir Olgu Mudur?
Herhangi bir ekonomide para arzı reel büyümeden daha hızlı artarsa o ekonomide enflasyon oluşmaktadır. Bu sebeple Amerikalı iktisatçı Milton Friedman enflasyonun her zaman her yerde parasal bir olgu olduğunu söylemiştir. Çoğu liberal iktisatçılar tarafından parasal bir olgu olduğu tartışmasız kabul edilmektedir. Bu görüşte olan kişiler için enflasyona neden olan şey para arzındaki artıştır.
Enflasyon Olan Bir Ülkede Faiz Haram Mı?
Enflasyon paranın satın alma gücünün azalıp azalmaması ile ilgilidir. Enflasyon oranlarının artması faizle alakalı değildir. Bir kişiye verilen borç ilerleyen dönemde enflasyon oranına göre geri alınırsa aradaki fazlalık faiz değil enflasyon oranıdır. Faiz olduğu yerde helal olmaz bu sebeple bu yöntem kullanılarak faizcilik yapan bankalara yatırılan paraları enflasyon oranında geri almak caiz olmamaktadır.
Enflasyon Türleri Nelerdir?
· Ilımlı Enflasyon: Artışların düşük düzeyde olması veya beklentinin meydana gelmediği durumlar için kullanılır.
· Yüksek enflasyon: Ekonomiyi zarara uğratan durumların başında gelmektedir.
· Hiperenflasyon: Enflasyonun çok yüksek oranda meydana gelmesine denir. Hiperenflasyonun olması paranın fonksiyonlarını yitirmesine neden olur ve ülkenin ağır koşullardan geçtiği dönemlerde oluşur.
· Talep enflasyonu: Talep düzeyinin arz düzeyini aşması sonucu oluşur.
· Maliyet enflasyonu: Üretime girdi olan mal ve hizmetlerde sürekli artışların yaşanması sonucu oluşan enflasyon türüdür.
· Yapısal enflasyon: Arzın talebe cevap vermemesi veya kar marjlarının yüksek olması gibi durumlarda oluşur.
Enflasyon ile Faiz İlişkisi Nedir?
Faiz ve enflasyon oranları arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Piyasadaki enflasyon oranlarının kontrol edilmesi için kullanılan politikalardan bir tanesi faiz oranlarıdır. Birey ve kurumların kaynaklarını tasarruf veya harcamaya yöneltmesinde faiz oranları belirleyici olmaktadır. Faiz oranların düşük olduğu ortamda harcama eğilimi artmaktadır. Tüketim harcamalarının artması ise enflasyonun yükselmesi durumunu tetiklemektedir.
Enflasyon ile Ekonomik Büyüme Arasındaki İlişki Nedir?
Enflasyon oranları yapılan çalışmalara göre ekonomik büyümeyi etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır. Enflasyon oranları genel olarak ekonomik büyümeyi kısa dönemde olumlu, uzun dönemde ise olumsuz yönde etkilemektedir. Kısa dönemde enflasyon oranının yüksek olması ekonomiyi büyümeyi arttırırken, uzun dönemde enflasyon oranının yüksek olması ve artış göstermesi ekonomik büyümeyi bu orana göre belirli bir oranda azaltmaktadır.
Enflasyon Karşıtı Nedir?
Enflasyonu ifade ederken kullanılan genel tanımı fiyatlar genel düzeyinde meydana gelen sürekli artışlardır. Enflasyonun karşıtı olan duruma ise deflasyon denmektedir. Deflasyon ise fiyatlar genel düzeyinde düşüş olduğu durumlarda ortaya çıkmaktadır. Genellikle dezenflasyon kavramı ile karıştırılmaktadır. Dezenflasyon enflasyon oranlarındaki artışın düşmesi olarak tanımlanır.
Enflasyon Etkileri Nelerdir?
- Gelir dağılımında adaletsizliği arttırır.
- Borçlanma maliyetlerini yükseltir.
- Reel gelirlerde gerileme oluşur.
- Yatırımlarda düşüş görülür.
- Tasarruf etme eğiliminde azalış olur.
- İş belirsizliği
Enflasyon Tek Hane Ne Demek?
Enflasyon oranının %3-%8 gibi tek haneli rakamlarda oluşmasına enflasyonda tek hane denmektedir. Bu çeşit enflasyonlardan paranın kaybettiği değerin düşüklüğü fazla faiz ile telafi edilebilmektedir. Yani faiz oranlarının arttırılması ile enflasyondaki tek haneli olumsuz koşulları düzeltilebilmektedir.
Enflasyon Nedenleri Nelerdir?
- Talep enflasyonu
- Maliyet enflasyonu
- Para arzı
- Enflasyon beklentileri