Akut karakterli yoğun polimorf nüveli lökosit (AYPL),tıbbi
terimlerle nötrofil lökositoz olarak da bilinir ve enfeksiyonlar veya
inflamasyon gibi birçok farklı durumda ortaya çıkabilir. Normalde, kan
dolaşımındaki beyaz kan hücrelerinin (lökositler) çoğunluğu nötrofillerdir ve
bu hücreler enfeksiyonlara karşı koruyucu bir rol oynarlar. Ancak, enfeksiyon
veya inflamasyon gibi bazı durumlarda, vücut nötrofiller üretir ve bunların
çoğunluğu akut karakterli yoğun polimorf nüveli lökosit olarak adlandırılan
nötrofillerdir.
AYPL, nötrofillerin bir alt tipidir ve genellikle enfeksiyon
veya inflamasyon gibi akut durumlarda yüksek seviyelerde bulunur. Bu durum, kan
testi sonuçlarında yüksek nötrofil sayısı veya nötrofil yüzdesi olarak
görülebilir. Bununla birlikte, AYPL yüksekliği, teşhis koymak için yeterli bir
belirleyici değildir ve diğer kan testleri ve klinik bulgular da göz önünde
bulundurulmalıdır.
AYPL yüksekliği, enfeksiyonlar, yaralanmalar, yanıklar,
kanser, inflamatuar bağırsak hastalığı, romatoid artrit gibi inflamatuar
hastalıklar gibi birçok durumda görülebilir. Bu nedenle, AYPL yüksekliği sadece
bir belirteçtir ve altta yatan hastalığın tanısını koymak için diğer testler ve
klinik bulgular da değerlendirilmelidir.
Lökosit Referans Aralığı Nasıl Olmalı?
Lökosit, yani beyaz kan hücreleri, bağışıklık sisteminin bir
parçasıdır ve vücuttaki enfeksiyonlarla mücadelede rol oynar. Normal bir
lökosit sayısı, kişinin yaşı, cinsiyeti ve sağlık durumuna bağlı olarak
değişebilir. Referans aralığı laboratuvarlara göre farklılık gösterse de
genellikle aşağıdaki gibi belirlenir:
Yenidoğan bebeklerde: 9.000- 30.000/mm3
2 yaşın altındaki çocuklarda: 6.200- 17.000/mm3
2- 6 yaş arası çocuklarda: 5.000- 15.500/mm3
6- 16 yaş arası çocuklarda: 4.500- 13.500/mm3
16 yaş ve üzeri yetişkinlerde: 4.500- 11.000/mm3
Ancak, bu referans aralıkları laboratuvarlara göre
değişebilir ve kişinin klinik durumu, ilaç kullanımı, diğer sağlık sorunları
veya enfeksiyonlar gibi faktörler de sonuçları etkileyebilir. Bu nedenle,
laboratuvar sonuçları yorumlanırken bir doktorun tavsiyesi önemlidir.
Lökosit Bozuklukları Nelerdir?
1. Lökopeni: Vücutta yeterli sayıda
lökosit üretilmemesi veya yeterince çalışmaması durumunda ortaya çıkar.
Lökopeni, enfeksiyon riskini artırır ve aynı zamanda enfeksiyonların tedavisini
de zorlaştırabilir.
2. Lökositoz: Lökosit sayısının
normalin üzerinde olması durumudur. Bu durum genellikle enfeksiyon veya
inflamasyon gibi bir yanıt olarak ortaya çıkar.
3. Lösemiler: Lösemi, lökosit
üretimindeki anormal hücrelerin kontrolsüz büyümesi nedeniyle ortaya çıkan bir
kan kanseridir. Bu anormal hücreler, normal lökositleri engeller ve hastalığı
ilerletir.
4. Ailesel lökositoz: Nadir bir
genetik bozukluk olan ailesel lökositoz, aşırı sayıda lökosit üretimiyle
karakterizedir ve kan pıhtılaşmasına neden olabilir.
5. Lökosit adezyon bozuklukları: Lökositlerin
damar duvarlarına yapışma yeteneğindeki bir bozukluktur. Bu durum
enfeksiyonlara karşı vücudun savunmasını zayıflatabilir.
6. Lökosit fonksiyon bozuklukları: Lökositlerin enfeksiyonlara yanıt verme yeteneği bozulabilir veya etkisiz hale gelebilir. Bu durum, özellikle bakteriyel enfeksiyonlara karşı savunmada bir zayıflama ile sonuçlanabilir.
Lökosit Birimi Nedir?
Lökosit, yani beyaz kan hücreleri, genellikle milimetre küp
başına (mm³) sayıları ifade etmek için kullanılan birim olan hücre sayısı
olarak ifade edilir. Ancak, bazı durumlarda, beyaz kan hücreleri kanın hacmi
yerine vücut ağırlığı ile orantılı olarak ifade edilebilir. Bu durumda beyaz
kan hücresi sayısı, vücut ağırlığına göre kilogram başına (kg) sayı olarak
ifade edilir.
Örneğin, bir laboratuvar sonucunda "lökosit sayısı
8000/mm³" veya "lökosit sayısı 8.0 x 10^9/L" şeklinde bir ifade
kullanılabilir. Bu, 1 mm³ kan içinde 8.000 beyaz kan hücresi olduğunu veya 1
litre kan içinde 8.000.000.000 beyaz kan hücresi olduğunu gösterir.
Bu birimler, beyaz kan hücrelerinin sayısını ifade etmek
için kullanılan standart birimlerdir, ancak laboratuvarlar arasında farklı
birimler de kullanılabilir. Bu nedenle, laboratuvar sonuçlarını yorumlarken,
sonuç birimlerinin doğru bir şekilde anlaşıldığından ve uygun referans
aralıklarının kullanıldığından emin olmak önemlidir.
Lökosit Cinsel Yolla Bulaşır Mı?
Hayır, lökositler cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon etkeni
değildir. Lökositler, vücudun savunma sisteminin bir parçasıdır ve
enfeksiyonlarla mücadele eden beyaz kan hücreleridir. Cinsel yolla bulaşan
enfeksiyonlar, genellikle bakteri, virüs veya mantar gibi mikroorganizmalar
tarafından oluşur ve bunların neden olduğu belirtiler farklılık gösterebilir.
Lökositlerin yüksek olması, bazı cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların bir
belirtisi olabilir, ancak lökositler kendileri enfeksiyon etkeni değildir. Cinsel
yolla bulaşan enfeksiyonlardan korunmak için, doğru kullanılan korunma
yöntemleri gibi önlemler alınmalıdır.
