Yoğunlaştırılmış süt, suyun uçurulup aynı zamanda hacminin
de küçültülmesi ile (neredeyse %60 oranında),şekersiz ya da şekerin eklenmesi
ile de yoğunlaştırılmış olan süttür. Şeker ile yoğunlaştırılmış olan süt kalın
ve yumuşak bir kıvamdadır, tatlı olan bir üründür ve konserve edildiği zaman
açılmadığı takdirde buzdolabına konulmadığı sürece yıllar boyunca
dayanabilmektedir. Diğer adı ile konserve süt, yağ içeriği %4-15 aralarında
değişikliğe uğrayabilmektedir ve besin değeri 100 gramda 20 kcal olmaktadır.
Yoğunlaştırılmış sütün rengi beyaz, açık sarı, kremsi, koyu sarı, sarı
olabilmektedir. Bir başka türü olan kaynatılmış yoğunlaştırılmış süt,
yoğunlaştırılmış olan sütün ısıl işlemi ile elde edilmiş, karamel aromasına
sahip koyu kahverengi-sarı bir ürün olmaktadır. Bu ürün daha da konsantre bir
ürün olmaktadır, çünkü daha fazla toz şeker ve daha az sıvı içermektedir.
Pek çok ülkede bu ürün sayılamayacak kadar tatlı yemekleri
için kullanılmaktadır. Genel olarak süte, şeker ve krema yerine içerisine
yoğunlaştırılmış sütün karıştırıldığı çay ve kahve içmeyi tercih ederler.
Tatlandırılması olmadığı için oldukça uzun bir koruma sürecinden geçen bu ürün
buharlaştırılmış süt olmaktadır. Bazı ülkelerde buharlaşmış süt, şeker olmayan
yoğunlaştırılmış süt olarak da bilinmektedir. İki ürününden de yaklaşık olarak
aynı miktarlarda su çıkarılmış bulunmaktadır.
Yoğunlaştırılmış Sütün Tarihi Nedir?
On üçüncü yüzyıllarda, MarcoPolo’nun(İtalyan gezgin) yazmış
olduklarına göre, Tatarlar sütü yoğunlaştırmayı başarmışlardır. Böylelikle bu,
muhtemelen bir içecek, ayran, şekline getirilebilinen yumuşak Tatar peyniri,
katık, anlamına gelmekte idi. B yüzden de taze değil, fermente olmuş süt
konsantresini ifade etmektedir.
1820 senesinde Nicolas Appert(Fransız mucit, gıdaların
saklanılabilmesi içim konserve kutularını bulmuştur),Fransa’da ve Amerika
Birleşik Devletleri’nde(ABD) 1853 senesinde Gail Borden sütü birkaç saatten
daha çok saklamada yaşanılan zorluklara bir tepki olarak yoğunlaştırmıştır.
Gail Borden, Shaker’ler ile meyve suyunu yoğunlaştırmak amacı ile
kullanıldığını görmüş olduğu vakumlu tavadan ilhamını almıştır ve sütü kesmeden
ya da kavurmadan bu işi başarmış bulunmuştur. Bu gelişmelerden önce, sütü
sadece kısa bir zaman için taze tutulması mümkün olabiliyordu ve sadece emziren
ineğin yakın çevresinde mevcut bulunuyordu. Sonraki zamanlarda Wassaic, New
York’ta yenir ortak olan Jeremiah Milbank ile beraber inşa edilmiş fabrikada,
soğutma işleminin gerekmediği ve uzun ömürlü olan süt türevini üretmişlerdir.
1858 senesinde, Eagle Brand ismi ile satılmış olunan Borden sütü, dayanıklılık,
saflık ve kullanımı ile ün salmıştır. Borden şirketi 1864 senesinde, Brewster,
New York’ta süt kondenseri inşa ettirmiştir. Nestle 1911 senesinde, Avustralya,
Dennington, Victoria’da dünyanın en büyük yoğunlaştırılmış süt fabrikasını
kurmuştur. Tarih 1912 senesinde geldiğinde ise, yüksek yoğunlaştırılmış süt
stokları, fiyatlarında bir düşüş yaşamasına sebep oldu ve pek çok kondansatör
üreticileri iflas etmiştir.