Pi sayısı, matematikte kullanılan sabit bir sayıdır ve
matematiksel olarak, bir dairenin çevresinin çapına bölünmesiyle elde edilir.
Bu sabit sayı, matematiğin en önemli sabitleri arasında yer alır ve geometri,
trigonometri, sayı teorisi, analiz gibi pek çok matematik dalında kullanılır.
Pi sayısı, Antik Mısır ve Antik Babil dönemlerinden beri bilinmekle birlikte,
modern anlamda keşfi ve hesaplanması 17. yüzyılda gerçekleştirilmiştir. Bu
dönemde, İskoçyalı matematikçi John Wallis ve Hollandalı matematikçi Ludolph
van Ceulen, pi sayısının hesaplanması konusunda önemli katkılarda
bulunmuşlardır.
Protonu Kim Buldu?
Proton, atomun çekirdeğinde yer alan, pozitif yüklü temel
parçacıklardan biridir. Bu parçacık, 1917 yılında İngiliz fizikçi Ernest
Rutherford tarafından keşfedilmiştir. Rutherford, yaptığı altın folyo deneyi
ile, atomların çekirdekleri ve içerdiği parçacıklar hakkında önemli bulgular
elde etmiştir. Bu deneyler sonucunda, atomların çekirdeğinde protonlar ve
nötronlar gibi yüklü parçacıkların yer aldığı anlaşılmıştır.
Pili Kim Buldu?
Pil, elektrik enerjisi depolayan bir cihazdır ve modern
teknolojinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Pili icat eden kişi Alessandro
Volta'dır. İtalyan fizikçi Alessandro Volta, 1800 yılında, iki farklı metali ve
bunların arasına bir tuzlu ıslak bez yerleştirerek, elektrik akımı üreten ilk
pilin icadını gerçekleştirmiştir. Bu pil, bugünkü pillerin atası kabul
edilmekte ve elektrik enerjisi depolama teknolojisinin temelini
oluşturmaktadır.
Paratoneri Kim Buldu?
Paratoner, yıldırım çarpmalarından yapıları korumak için
kullanılan bir cihazdır. Paratoneri icat eden kişi Benjamin Franklin'dir.
Amerikalı bilim insanı Benjamin Franklin, yıldırımın elektrik yüklü olduğunu ve
elektrik yükünün boşaltılmasıyla yıldırım çarpmasının meydana geldiğini
keşfetmiştir. Bu keşif sonrasında, Franklin, yıldırım çarpmalarından yapıları
korumak için, bir ucu yere bağlanan ve diğer ucu havada yükselen bir çubuktan
oluşan paratoner cihazını geliştirmiştir.
Kesirleri Kim Buldu?
Kesirler matematiksel bir kavramdır ve bir tam sayının bir
bölümü olarak ifade edilirler. Örneğin, 2/3 bir kesirdir ve bu, 2 sayısının 3
sayısına bölünmesiyle elde edilir. Kesirlerin tarihi eski Mısır'a kadar uzanır
ve insanlar orada kesirleri kullanarak toprak ölçüleri ve piramitlerin inşası
için hesaplamalar yapmışlardır.
Ancak, modern anlamda kesirlerin matematiksel incelenmesi ve
kullanımı Orta Çağ'a kadar gitmektedir. Özellikle, 9. yüzyılda İslam
matematikçileri, kesirleri ondalık sistem olarak ifade etmek için küçük bir
nokta kullanarak yeni bir matematiksel gösterim yöntemi geliştirdiler. Ayrıca,
İslam matematikçileri, kesirlerin aritmetiğini ve cebirini de geliştirdiler ve
bu çalışmaları, Avrupa matematikçileri tarafından 12. yüzyılda kullanılmaya
başlandı.
Rönesans döneminde, İtalyan matematikçi Fra Luca Pacioli,
kesirleri cebirsel denklemlerle birleştirerek modern kesirlerin matematiksel
incelenmesini sağladı. Daha sonra, 17. yüzyılda Fransız matematikçi Pierre de
Fermat ve İngiliz matematikçi John Wallis, kesirlerin matematiksel
özelliklerini derinlemesine incelediler ve modern matematikte kullanılan
kesirlerin kural ve özelliklerini belirlediler.
Bugün, kesirler matematiksel ve bilimsel hesaplamalarda
yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Ayrıca, finansal hesaplamalarda, özellikle
de hisse senedi ve para birimi ticaretinde de yaygın bir şekilde kullanılırlar.