Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Ne Zaman Kuruldu?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'de 2011 yılında kurulmuştur. 29 Haziran 2011 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulmuştur. Bu kararname ile Çevre ve Orman Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı birleştirilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı oluşturulmuştur.
Kuruluş Amacı ve Görevleri:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, çevre koruma, şehircilik, imar ve yapı işleri gibi alanlarda politika ve uygulamaları yönlendirmek amacıyla kurulmuştur. Bakanlığın temel görevleri şunlardır:
Çevre Koruma: Doğal kaynakların korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve sürdürülebilir çevre politikalarının uygulanması.
Şehircilik ve İmar: Kentsel dönüşüm projeleri, imar planlaması, konut projeleri ve şehirlerin düzenli gelişimi.
Yapı ve İnşaat İşleri: Bina ve altyapı projelerinin planlanması, inşaat sektörünün düzenlenmesi ve denetlenmesi.
Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED): ÇED raporlarının hazırlanması ve onaylanması, çevresel etkilerin değerlendirilmesi.
Kuruluş Süreci:
Kanun Hükmünde Kararname (KHK): 29 Haziran 2011 tarihinde yayımlanan 644 sayılı KHK ile Çevre ve Orman Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı birleştirilerek yeni bakanlık kurulmuştur.
Bakanlık Yapısı: Kuruluşundan bu yana, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin çevre politikalarını ve şehircilik projelerini yönlendiren, uygulayan ve denetleyen ana kurum olarak faaliyet göstermektedir.
Günümüzdeki Durum:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2021 yılında yapılan düzenlemelerle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı adını alarak iklim değişikliği ile ilgili sorumlulukları da üstlenmiştir. Bu değişiklik, Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadelede daha etkin politikalar geliştirme çabalarının bir parçasıdır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması ve çevresel sorunlarla mücadele etmesi açısından kritik bir rol oynamaktadır. Bakanlık, çevre koruma ve şehircilik alanlarındaki projeleri ve politikalarıyla Türkiye'nin gelecekteki çevresel ve kentsel yapısını şekillendirmeye devam etmektedir.
Çatalhöyük, yaklaşık
olarak MÖ 7500 yıllarında kurulmuş olan ve Neolitik Çağ'a (Yeni Taş Çağı) ait
bir yerleşim yeridir. Çatalhöyük, günümüzde Türkiye'nin Konya iline bağlı Çumra
ilçesi yakınlarında bulunmaktadır.
Çatalhöyük'ün Tarihi ve
Önemi:
Kuruluş Dönemi: MÖ 7500
civarında kurulmuş olup, MÖ 5700 yıllarına kadar yerleşim görmüştür.
Neolitik Devrim:
Çatalhöyük, tarımın ve yerleşik hayatın başlangıcını temsil eden önemli bir
merkezdir. Bu dönemde insanlar avcılık ve toplayıcılıktan tarım ve hayvancılığa
geçiş yapmışlardır.
Sosyal ve Kültürel Yapı:
Çatalhöyük'te evler bitişik olarak inşa edilmiş, sokaklar yerine çatıların
üzerinden geçilen bir yerleşim düzeni oluşturulmuştur. Bu mimari, erken
kentleşmenin bir örneğidir.
Sanat ve Din:
Çatalhöyük'te bulunan duvar resimleri, heykelcikler ve diğer sanat eserleri, o
dönemin inanç sistemleri ve kültürel yaşamı hakkında önemli bilgiler sunar. Ana
tanrıça figürinleri ve ev içi tapınaklar, yerleşim yerinin dini yapısını
yansıtır.
Arkeolojik Kazılar:
Çatalhöyük, 1960'larda James Mellaart tarafından keşfedilmiş ve kazılmaya
başlanmıştır. Günümüzde de devam eden kazılar, bölgenin arkeolojik ve tarihi
önemini daha da aydınlatmaktadır.
Çatalhöyük'ün Önemi:
İlk Kentleşme
Örneklerinden Biri: Çatalhöyük, dünyanın bilinen en eski ve en büyük Neolitik
yerleşim yerlerinden biridir. Burada yaşayan insanlar, ilk kentleşme
örneklerini oluşturmuşlardır.
Arkeolojik Değer:
Çatalhöyük'te yapılan kazılar, Neolitik dönemin sosyal, ekonomik ve kültürel
yapısı hakkında değerli bilgiler sunar.
UNESCO Dünya Mirası:
Çatalhöyük, 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilmiştir. Bu,
yerleşim yerinin evrensel değerini ve korunması gerektiğini vurgular.
Çatalhöyük, tarım devrimi ve yerleşik hayata geçişin erken örneklerinden biri olarak, insanlık tarihinin önemli bir dönüm noktasını temsil eder. Bu yerleşim, arkeoloji ve tarih bilimi açısından büyük öneme sahiptir ve günümüzde de araştırılmaya devam edilmektedir.
Çarşı Ne Zaman Kuruldu?
Çarşı, Beşiktaş Jimnastik
Kulübü'nün (BJK) taraftar grubu olarak bilinir. Ancak "Çarşı" terimi,
belirli bir tarih veya yıl içinde resmi olarak kurulmuş bir organizasyon veya
yapı değildir. Aksine, Beşiktaş taraftarlarının zamanla organize olarak
oluşturdukları, kendine özgü kültürü, sloganları ve duruşuyla bilinen bir
taraftar grubudur.
Çarşı'nın Tarihi ve
Gelişimi:
1980'ler: Çarşı, 1980'li
yıllarda organize olmaya başlamıştır. Bu yıllarda Beşiktaş taraftarları,
tribünlerde daha organize ve etkili bir şekilde destek vermek amacıyla bir
araya gelmişlerdir.
Resmi Olmayan Kuruluş:
Çarşı'nın belirli bir kuruluş tarihi olmamakla birlikte, 1980'li yılların
sonlarından itibaren daha bilinir hale gelmiştir. Beşiktaş'ın İnönü
Stadyumu'ndaki maçlarda ve İstanbul'un çeşitli yerlerindeki etkinliklerde aktif
olarak yer almışlardır.
Sosyal ve Politik Duruş:
Çarşı, sadece bir futbol taraftar grubu olmanın ötesine geçerek, çeşitli sosyal
ve politik konularda da sesini duyurmuştur. Grup, çevre, insan hakları ve
özgürlük gibi konularda da duyarlılığını göstermiştir.
Çarşı'nın Özellikleri ve
Etkisi:
Sloganlar ve Marşlar:
Çarşı, yaratıcı sloganları ve marşları ile bilinir. "Çarşı her şeye
karşı" sloganı, grubun muhalif ve sorgulayıcı duruşunu simgeler.
Sosyal Sorumluluk: Çarşı,
sosyal sorumluluk projelerine ve yardım kampanyalarına da destek vermiştir.
Deprem, sel gibi doğal afetlerde ve çeşitli sosyal sorunlarda aktif rol
almışlardır.
Tribün Kültürü: Beşiktaş
maçlarında tribünlerde yarattıkları atmosfer, koreografiler ve tezahüratlarla
Çarşı, Türk futbolunda tribün kültürüne önemli katkılarda bulunmuştur.
Sonuç:
Çarşı, Beşiktaş taraftarlarının 1980'li yıllarda organize olarak oluşturduğu bir grup olarak ortaya çıkmış ve zamanla kendine özgü kültürü, duruşu ve etkisiyle sadece bir taraftar grubu olmanın ötesine geçmiştir. Belirli bir kuruluş tarihi olmamakla birlikte, 1980'li yılların sonlarından itibaren bilinir hale gelmiş ve günümüze kadar etkisini sürdürmüştür.
Çydd Ne Zaman Kuruldu?
Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği (ÇYDD),20 Şubat 1989 tarihinde kurulmuştur. Dernek, Türkiye'nin
çağdaşlaşma sürecine katkıda bulunmayı, eğitimde fırsat eşitliği sağlamayı ve
toplumsal kalkınmayı desteklemeyi amaçlamaktadır.
ÇYDD'nin Kuruluşu ve
Amaçları:
Kuruluş Tarihi: 20 Şubat
1989
Kurucular: Derneğin
kurucuları arasında Prof. Dr. Türkan Saylan, Prof. Dr. Aysel Ekşi, Dr. Ayşe
Baysal ve daha birçok aydın ve akademisyen bulunmaktadır.
Amaçlar: ÇYDD, Atatürk
ilke ve inkılaplarına bağlı kalarak, çağdaş eğitim, insan hakları, kadın
hakları ve demokratik toplum bilincinin gelişmesine katkıda bulunmayı hedefler.
ÇYDD'nin Çalışmaları:
Eğitim ve Burs Programları:
Dernek, özellikle maddi imkanları kısıtlı öğrencilere burslar vererek onların
eğitimlerine destek olur. Ayrıca çeşitli eğitim programları, seminerler ve
kurslar düzenler.
Toplumsal Projeler: ÇYDD,
kadın hakları, çevre bilinci, sağlık, kültür ve sanat gibi birçok alanda
projeler yürütür. Bu projeler aracılığıyla toplumun çeşitli kesimlerine
ulaşmayı ve bilinçlendirmeyi amaçlar.
Kız Çocuklarının Eğitimi:
Dernek, özellikle kız çocuklarının eğitimi üzerinde durur ve bu alanda çeşitli
projeler gerçekleştirir. Kız çocuklarının okullaşma oranını artırmak ve
eğitimlerine devam etmelerini sağlamak derneğin öncelikleri arasındadır.
Kültürel ve Sosyal
Faaliyetler: ÇYDD, toplumun kültürel ve sosyal hayatına katkıda bulunmak
amacıyla çeşitli etkinlikler ve organizasyonlar düzenler.
ÇYDD'nin Önemi:
Toplumsal Kalkınma: ÇYDD,
Türkiye'nin çağdaşlaşma ve toplumsal kalkınma sürecine önemli katkılarda
bulunan bir sivil toplum kuruluşudur.
Eğitimde Fırsat Eşitliği:
Dernek, eğitimde fırsat eşitliğini sağlama ve dezavantajlı grupların eğitimine
destek olma konusundaki çalışmaları ile tanınır.
Kadın Hakları: ÇYDD, kadın
haklarının korunması ve geliştirilmesi için çeşitli projeler yürütür ve bu
alanda farkındalık yaratır.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Türkiye'nin modernleşme sürecine ve toplumsal kalkınmaya önemli katkılarda bulunmuş ve bulunmaya devam eden bir sivil toplum kuruluşudur. Eğitim, insan hakları ve demokratik değerlerin yaygınlaşması konusunda yürüttüğü çalışmalar, derneğin toplumsal alanda büyük bir saygınlık kazanmasını sağlamıştır.
Çadır Mahkemeleri Ne Zaman Kuruldu?
"Çadır
Mahkemeleri" veya "İstiklal Mahkemeleri" olarak bilinen
mahkemeler, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında, 1920'lerde kurulan özel
mahkemelerdir. Bu mahkemeler, Kurtuluş Savaşı sırasında ve sonrasında, yeni
kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin iç güvenliğini sağlamak, isyanları bastırmak ve
hukuku tesis etmek amacıyla faaliyet göstermiştir.
Kuruluş ve Amaçları:
Kuruluş Tarihi: İstiklal
Mahkemeleri, ilk olarak 1920 yılında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM)
29 Nisan 1920 tarihinde kabul ettiği kanunla kurulmuştur.
Amaçlar: Bu mahkemeler,
özellikle Kurtuluş Savaşı sırasında vatan hainliği, casusluk, isyan ve asker
kaçakçılığı gibi suçlarla mücadele etmek amacıyla kurulmuştur. Mahkemeler,
hızlı ve etkili yargılama süreçleri ile suçluları cezalandırmayı amaçlamıştır.
İstiklal Mahkemelerinin
Özellikleri:
Yetki ve Görevler:
İstiklal Mahkemeleri, geniş yetkilere sahipti ve yargılama süreçlerinde hız ve
etkinlik ön planda tutuluyordu. Kararları kesin olup, temyiz hakkı
bulunmuyordu.
Adaletin Sağlanması:
Mahkemeler, Kurtuluş Savaşı sırasında ve sonrasında iç güvenliği sağlamak,
devlet otoritesini tesis etmek ve düzeni korumak için önemli bir rol
oynamıştır.
Dönemler: İstiklal
Mahkemeleri, iki ana dönemde faaliyet göstermiştir:
Birinci Dönem (1920-1923):
Kurtuluş Savaşı sürecinde isyanların bastırılması ve iç güvenliğin sağlanması
amacıyla kurulan mahkemeler.
İkinci Dönem (1923-1927):
Cumhuriyetin ilanından sonra özellikle Şeyh Said İsyanı (1925) ve diğer iç
isyanlarla mücadele amacıyla kurulan mahkemeler.
Kapanışı ve Sonuçları:
Kapanışı: İstiklal
Mahkemeleri, 1927 yılında görevlerini tamamlayarak kapatılmıştır.
Etkileri: Mahkemeler, yeni
kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin iç güvenliğini sağlamada ve hukukun üstünlüğünü
tesis etmede önemli bir rol oynamıştır. Ancak, yargılama süreçlerinin hızlı ve
bazen adaletsiz olduğu yönünde eleştiriler de yapılmıştır.
"Çadır
Mahkemeleri" Terimi:
Halk Arasında Kullanımı:
"Çadır Mahkemeleri" ifadesi, İstiklal Mahkemelerinin hızlı yargılama
süreçlerini ve yerleşik mahkeme binalarının olmaması nedeniyle halk arasında
kullanılan bir terimdir. Bu ifade, mahkemelerin seyyar ve geçici doğasını
vurgulamak için kullanılmıştır.
İstiklal Mahkemeleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecinde önemli bir rol oynamış ve hukukun üstünlüğünü tesis etmeye çalışmıştır. Ancak, bu mahkemelerin yargılama yöntemleri ve kararları, tarihçiler ve hukukçular arasında çeşitli tartışmalara ve eleştirilere konu olmuştur.
Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Ne Zaman Kuruldu?
Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı, Türkiye'de 2011 yılında kurulmuştur. 29 Haziran 2011 tarihinde Resmi
Gazete'de yayımlanan 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulmuştur. Bu
kararname ile Çevre ve Orman Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
birleştirilerek Çevre ve Şehircilik Bakanlığı oluşturulmuştur.
Kuruluş Amacı ve
Görevleri:
Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı, çevre koruma, şehircilik, imar ve yapı işleri gibi alanlarda
politika ve uygulamaları yönlendirmek amacıyla kurulmuştur. Bakanlığın temel
görevleri şunlardır:
Çevre Koruma: Doğal
kaynakların korunması, çevre kirliliğinin önlenmesi ve sürdürülebilir çevre
politikalarının uygulanması.
Şehircilik ve İmar:
Kentsel dönüşüm projeleri, imar planlaması, konut projeleri ve şehirlerin
düzenli gelişimi.
Yapı ve İnşaat İşleri:
Bina ve altyapı projelerinin planlanması, inşaat sektörünün düzenlenmesi ve
denetlenmesi.
Çevresel Etki
Değerlendirmesi (ÇED): ÇED raporlarının hazırlanması ve onaylanması, çevresel
etkilerin değerlendirilmesi.
Kuruluş Süreci:
Kanun Hükmünde Kararname
(KHK): 29 Haziran 2011 tarihinde yayımlanan 644 sayılı KHK ile Çevre ve Orman
Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı birleştirilerek yeni bakanlık
kurulmuştur.
Bakanlık Yapısı:
Kuruluşundan bu yana, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin çevre
politikalarını ve şehircilik projelerini yönlendiren, uygulayan ve denetleyen
ana kurum olarak faaliyet göstermektedir.
Günümüzdeki Durum:
Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı, 2021 yılında yapılan düzenlemelerle Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanlığı adını alarak iklim değişikliği ile ilgili sorumlulukları
da üstlenmiştir. Bu değişiklik, Türkiye'nin iklim değişikliği ile mücadelede
daha etkin politikalar geliştirme çabalarının bir parçasıdır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşması ve çevresel sorunlarla mücadele etmesi açısından kritik bir rol oynamaktadır. Bakanlık, çevre koruma ve şehircilik alanlarındaki projeleri ve politikalarıyla Türkiye'nin gelecekteki çevresel ve kentsel yapısını şekillendirmeye devam etmektedir.