Aile içerisinde, yakınların veya ilişkilerde partnerlerin beklentilerinin karşılanmaması bağlanma sorunlarına yol açmaktadır. Bağlanma sorunları veya yaraları genelde iletişim sırasında kendini gösterir ve iletişim sorunları dolayısıyla ortaya çıkmaktadır. İlişkileri bitiren veya uçuruma sürükleyen sorunların başında iletişim dolayısıyla yaşanan aksaklıklar yatmaktadır. Aksaklıklar öncelikle iletişimin sekteye uğramasına sonrasında ise tamamen kopmasına neden olur. İletişim sorunları veya problemleri genelde ihtiyaç ve duyguların bastırılması sonucu ortaya çıkar. Kişinin hayatında yer alan bireylere karşı bağlanma teorisi duygusal olarak yanıt oluşturulmadığında veya duygusal bağlanma sağlanmadığında bağlantıyı kaybolması ile yüzleşir. Buna bağlı olarak kişi ilişkileri içerisinde haklı haksız çatışmasına sürüklenir. Sorumluyu tespit etme, suçluyu belirleme, haklı olduğunu gösterme çabası içerisine girilmesi sıklıkla karşılaşılan durumlar arasındadır. En büyük hatalar ise bu durumlarda ortaya çıkmaktadır. İki taraf arasında ortaya çıkan haklı haksız savaşında karşıtlık oluşur ve fikir ayrılıkları başlar. İdeal iletişimin altında yatan en önemli kurallardan bir tanesi güvenli alan yaratmaktır. Karşımızdakinin bizi dinlemek için orada olduğunu bilmekle iletişimde güvenli alan başlamaktadır. Yargılanmayacağını, anlaşılacağını hisseden kişiler güvende olma hissiyatını devam ettirir. Çiftlerin çoğunluğu bu kısım sorun yaşar ve iletişimi anlamak için değil anlatmak için kullanır. İki taraf içinde tehlike algısını tetikleyen durum bir tarafın kendini savunmada hissetmesini diğer tarafın anlaşılamamanın verdiği duyguyla mücadele etmesine neden olur. Çiftlerin ilişkilerini devam ettirilmesi ve ideal bir iletişim kurabilmesi için güven alanı yaratması ve bunu sürdürebilmesi gerekir.
İletişim Sorunları Nelerdir?
· Geçmişe Odaklanmak: Geçmişte ilişkide yaşanmış ve hasıraltı edilmiş sorunlar tekrar tekrar gündeme getirilir. İlişkilerinde birbirinden kopmuş hisseden çiftlerin etkileşimleri olumsuz hale gelir. Güncel sorunun çözülmemesi için bir kaçış aranır veya partnerlerden bir tanesi kendini bu şekilde korur. Bu durum olayları karmaşık ve çözülemez hale getirir.
· Küçümsemek: Baş edilemeyen bir mesele ile ilgili bir savunma atağıdır. İletişimin kopmasına neden olan etmenlerin başında gelmektedir. Meselenin önemli olup olmamasından ziyade anlaşılıp anlaşılamaması durumundan ibarettir.
· Küsmek: Yapılan bir araştırmaya göre ilişkilerin sonunu getiren 4 temel davranış belirlenmiş ve bunlardan bir tanesi olarak küsmek, duvar örmek kabul edilmiştir. Kişi bu davranışta kendine ve karşısındakine savunma alanı bırakmaz ve taraflardan birinin kendini suçlu ve kötü hissetmesine neden olur.
· Yargılamak: Birbirini suçlayıcı cümleler kullanılması suçlanan tarafın konudan uzaklaşmasına ve kendini savunma amaçlı iletişim kurmaya zorlamasına neden olmaktadır. Bu durumda suçlayan tarafın anlattıklarının bir önemi olmaz çünkü suçlanan kişi kendini aklamayı düşünmektedir.
· Genellemek: Kişiyi sıklıkla çaresiz kılan ve yetersiz hissetmesine neden olan motivasyon düşüklüğüne sebep olan durumdur. İlişki içerisinde herhangi bir konu üzerinden kıyas veya genelleme yapılması kişinin karşısındaki davranışlarının fark edilmemesi veya yok sayılmış anlamlarına gelmektedir.
· Beyin Okumak: Günlük rutin davranışlar arasında sıklıkla yapılan davranıştır. Kişi karşı tarafında düşünceleri ile ilgili belirli kalıplarda ön yargı oluşturabilir veya bu sebeple gerçeği görmezden gelebilir.
· Üzerini Örtmek: İlişkilerin sonunu getiren durum ve sorunların en başında yer almaktadır. Unutulmak istenen veya hasıraltı edilen konunun daha karmaşık ve çözümsüz halinin ortaya çıkmasıyla başlar. Kısa vadede üzerini örtmek etkili bir yöntem olsa da ilişkinin uzamasıyla birlikte sorunların şiddetini arttırmaya yarayan bir etken haline gelmektedir. Çözümlenmeyen her mesele ilişkilerin temeli sarsar ve temelleri zayıflatır.
İletişim Sorunları ve Zararları Nelerdir?
- Dedikodu: Güven kaybına neden olur ve itibarsızlaştırma ile kişi kendi hakkında yapılabilecek dedikoduları gözden kaçırarak bumerang etkisine maruz kalır.
- Negatiflik: Hayatın her alanında ortaya çıkabilen bu durum iletişimde ise tüm süreci etkiler. Olumsuz başlayan bir iletişime katlanmak oldukça zordur.
- Etiketleme: İletişimde etkinliğin ve sürekliliğin temel koşulu yargılamaksızın tartışma sürecidir. Yargılayıcı tutu bu süreci etkilerse tek taraflı suçlama ve savunma durumlarını ortaya çıkaracak kadar zararlıdır.
- Şikayet: İletişimde temel dinamik olan enerjiyi ortadan kaldıran bir tutumdur. Yönlendirme ve paylaşım odaklı iletişim yerine kaygı besleyen iletişim ilgi duyma şansını ortadan kaldırır.
- Mazeret: Kısa vadeli kazanım sunduğu düşünülse de sürekli mazeret üretmek orta ve uzun vadeli kayıplara neden olur. Tembellik ve özensizliğin sonucu karşı taraf beklediği çabanın gösterilmediği görür.
- Tutarsızlık: Değişen koşullara bağlı olarak tutum ve davranışlarda değişiklik gösterme ve yalanında eklenmesi sağlıksız iletişime neden olan etmenlerdendir.
- Abartmak: Etkisi yalan söylemeye eşdeğer sonuçlar üreten bir iletişim hatasıdır.
- Dogmatizm: Tartışma yapmaksızın her türlü eleştirinin göz ardı edilmesi ve varsayımların kabul edilmesi gibi bir iletişim tutumu karşılıklı iletişimi bitiren durumlardandır.
- Hata Arama: Rekabetçi bir atmosfere teslim olunması sonucunda kazanan veya kaybeden tarafın, kimin bildiğinin veya bilmediğinin sorgulanması ile başlayan süreç gerilimli iletişimi körüklemektedir.
- Baskın Konuşma: İletişimdeki deneyimin ortadan kalkmasına neden olan eksiklik veya tutumdur.
İletişim Sorunlarına Çözüm Önerileri Nelerdir?
- Ev içerisinde anlayışlı, şefkatli ve ilkeli bir aile yapısı oluşturmak
- Eşler arasında davranış ve anlayış bütünlüğü sağlamak
- Çocukların sosyal rol benimsemesine yardımcı olmak
- Aile içerisinde empatiyi geliştirmek
- Saydam ve şeffaf olmak
- İletişim esnasında aktif dinleme gerçekleştirmek
- Sorunların somut bir şekilde belirtilmesi
Etkili İletişim İçin İpuçları Nelerdir?
v İletişim kurulan insan ile göz temasını kaybetmeyin.
v Güler yüz her zaman farkınızı ortaya koyar.
v Samimi olmayı ihmal etmeyin.
v İyi bir dinleyici olun.
v Empati kurun.
v Saygı gösterin ve saygı görün.
v Sorular sorarak iletişimi derinleştirin.
v Suçlayıcı ve küçük düşürücü cümlelerden kaçının.
v Öğüt vermek her iki tarafa zarar verir.
v Değerli olduğunu hissettirin.