Çoban Matını Kim Buldu?
Emniyet Kemerini Kim Buldu?
Emniyet kemerini, firavunun cesedini, çoban matını kim buldu? Fermuarı, göbeklitepe'yi kim buldu? Merak edilen bu soruların yanıtlarına bilgi dolu bu yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Emniyet kemeri, modern araçlarda standart güvenlik
donanımlarından biridir ve birçok insanın hayatını kurtarmıştır. Emniyet
kemerinin tarihi oldukça eski olmakla birlikte, kimin tam olarak icat ettiği
konusunda birçok iddia bulunmaktadır.
Bazı kaynaklara göre, ilk emniyet kemeri 19. yüzyılın
ortalarında İngiliz mucit George Cayley tarafından icat edilmiştir. Ancak, bu
emniyet kemeri modern araç emniyet kemeri ile aynı değildi ve uçak yolcularının
güvenliğini sağlamak için tasarlanmıştı.
Emniyet kemeri olarak bilinen modern cihazın tasarımı ise,
1950'lerde Amerikalı mühendis ve mucit olan Nils Bohlin tarafından yapılmıştır.
Bohlin, Volvo için çalışırken, emniyet kemeri tasarımı için patent başvurusunda
bulunmuştur. Bohlin'in tasarımı, emniyet kemeri olarak bilinen modern cihazın
temelini oluşturmuştur ve günümüzde hala kullanılmaktadır.
Bu nedenle, modern emniyet kemeri tasarımının icadı Nils Bohlin'e atfedilir.
Firavunun Cesedini Kim Buldu?
Firavunlar, antik Mısır tarihinde önemli bir yer tutarlar ve
yüzyıllar boyunca inançlarına göre mumyalanarak gömülmüşlerdir. Firavunların
mumyaları, antik Mısır'ın zengin kültür mirasının bir parçasıdır ve günümüze
kadar korunmuşlardır. En ünlü firavunlardan biri, Tutankhamun'dur ve mumyası
1922 yılında İngiliz arkeolog Howard Carter tarafından bulunmuştur.
Tutankhamun'un mezarı, ölümünden sonra yaklaşık 3300 yıl boyunca görünmez
kalmıştır ve keşfedildiğinde büyük bir heyecan yaratmıştır. Howard Carter,
mezarın kapısındaki yazılarda bulduğu ipuçları sayesinde mezarı bulmuştur ve
içinde birçok değerli hazinenin yanı sıra Tutankhamun'un mumyası da
bulunmuştur. Bu keşif, antik Mısır tarihi ve arkeolojisi açısından çok önemli
bir olaydır ve günümüzde de hala araştırmacılar tarafından incelenmektedir.
Çoban Matını Kim Buldu?
Çoban Matını, 1971 yılında antik bir Orta Doğu yerleşimi
olan Ebla'da bulunmuştur. Ebla, günümüz Suriye'sinde yer alan bir antik şehir
devletidir ve yaklaşık MÖ 2300-2000 yılları arasında varlığını sürdürmüştür.
Çoban Matını, Ebla'da bulunan binlerce kil tablet arasında öne çıkan bir tablet
olmuştur. Bu tablette, Sümerlerin kullandığı bir dil olan Akadça ve yerel bir
dil olan Ebla dili ile yazılmış metinler bulunmaktadır. Bu keşif, antik Orta
Doğu tarihinde önemli bir yer tutar ve o dönemlerde yazılmış birçok metnin
keşfedilmesine ve çevirisine ilham kaynağı olmuştur.
Fermuarı Kim Buldu?
Fermuar, modern dünyada giyim endüstrisi başta olmak üzere
birçok alanda kullanılan bir sistemdir. Fermuarın icadı, 19. yüzyılın
sonlarında Amerikalı bir mucit olan Whitcomb Judson tarafından
gerçekleştirilmiştir. Judson, ayakkabıların bağcıklarının yerine
kullanılabilecek bir sistem araştırmaktaydı ve bu araştırmaları sonucunda
fermuarın temel fikrini ortaya çıkarmıştır. Judson, 1893 yılında
"C-Curve" adını verdiği ilk fermuar tasarımını patentlemiştir. Ancak,
fermuarın günümüzdeki halini alan kişi, Judson'un tasarımını geliştiren ve
fermuarın ticari olarak başarılı olmasını sağlayan bir diğer Amerikalı mucit
olan Gideon Sundback'dir. Sundback, 1913 yılında "Hookless Fastener"
adını verdiği fermuar tasarımını geliştirmiş ve ticari olarak üretilmesine
olanak sağlamıştır.
Göbeklitepe'yi Kim Buldu?
Göbeklitepe, Şanlıurfa ilinde yer alan tarihi bir
yerleşimdir ve insanlık tarihinin en eski dini merkezlerinden biridir.
Göbeklitepe'nin keşfi, 1963 yılında Şanlıurfa Müzesi'nde çalışan bir Amerikalı
arkeolog olan Peter Benedict tarafından yapılmıştır. Benedict, köylülerin
bahçelerinde keşfettikleri taş sütunları incelemek için Göbeklitepe'ye
gelmiştir. Burada yaptığı araştırmalar sonucunda, Göbeklitepe'nin yaklaşık 11 bin
yıl önce inşa edildiğini ve insanlık tarihi açısından önemli bir yere sahip
olduğunu keşfetmiştir. Ancak, bu keşif 1980'lere kadar pek önemsenmemiş ve
Göbeklitepe'nin gerçek önemi ancak 1990'larda anlaşılmıştır. Bugün,
Göbeklitepe'nin keşfi insanlık tarihine dair birçok yeni bilgi sağlamış ve
arkeoloji çalışmalarında önemli bir yere sahip olmuştur.