Ayak Ülseri Bitkisel Tedavisi Var Mı?
Diyabetik ayak ülseri olarak da bilinen ayak ülseri, damar ve sinir hücrelerinin kaybına bağlı olarak yaşanabilecek uzuvların kaybedilmesine kadar ciddi sonuçlar doğurabilen komplikasyonlar bütünüdür. Tıp dilinde Venöz Ülser olarak da bilinen ayak ülseri, bacaktaki toplardamarlarda oluşan yetmezlik sebebiyle genel olarak ayak bileği çevresinde ve bacaklarda açılan yaralardır. Bu yaralar halk arasında genellikle varis yaraları olarak bilinirler. Bacak ve çevresinde oluşan bu yaraların çok zor iyileştiği ve hatta sıklıkla tekrarlayabildiği gözlemlenmiştir. Hastalığın görülme sıklığı 1000’de 1 ile 4 arasında değişkenlik göstermektedir. Ancak genel olarak yaşa bağlı olarak görülme sıklığının arttığı gözlenmiştir. Genç yaşta kadın ve erkeklerde görülme oranı eşit olsa da 40 yaş ve sonrası hastalar arasında kadınlarda görülme oranı daha fazladır.
Bu yaraların oluşma sebebi ise şu şekilde değerlendiriliyor; özellikle toplardamarlar oksijeni azalmakta olan kanı kalbe geri getiren damarlardır. Fakat aktif bir kasılma ya da pompalama sistemleri yoktur. Bu sebepten ötürü kanının yer çekimi etkisi ile geri çekilmesini engellemek için damar içerisinde bir takım kapakçıklar bulunur. Ayak ülserinin ise bu kapakçıkların yapısında meydana gelen bozukluktan kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu kapakçıklarda meydana gelen bozulmalar kimi zaman yaşa bağlı olarak, kimi zaman farklı ve belirlenemeyen sebeplerden dolayı ortaya çıkabilmektedir. Bu süreç ile kanın kalbe dönüşü bozulur ve bacak damarlarında göllenmeler başlar. Bu olay toplardamarlar içerisinde basınç artışına sebep olur. Sürekli yüksek basınç nedeniyle dokularda ve bacak derisinde bozulmalar, dei varisler, şişkinlikler ve bacakta yaralar meydana gelir. Bazı durumlar içerisinde ayak ülseri görülme sıklığı daha fazladır. Bu durumlar; ileri yaş, obezite, hipertansiyon, diyabet, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, düşük sosyoekonomik düzey, geçirilmiş bacak travmaları olarak sıralanabilir.
Ayak Ülseri Tedavisi Nedir?
Ayak ülserinin tedavisinde iki farklı amaç vardır. İlk amaç mevcut yaranın iyileştirmesine yönelik iken, diğer amaç iyileştirilen yaranın sonrasında yeni bir yaranın açılmasını engellemektir. Yaranın iyileşmesi sürecinde yara bakımı, kompresyonlu ve çok katlı bandaj tedavisi önemlidir. Yaranın bakımının uzman doktorun önerdiği şekilde ve düzenli aralıklar çerçevesinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Kompresyon bandajı da yine uzman doktorun önerdiği şekilde konu hakkında deneyimli bir sağlık personeli tarafından yapılmalıdır. Ayak ülserinin tedavisinde yaralar iyileştikten sonra altta yatan sebebin tedavisi ise meydana gelen toplardamar ya da atardamar sorunun ortadan kaldırılması ile gerçekleşir. Bu işlem için uygun bulunan hastalara operasyon önerilebilir. Şeker hastalığına bağlı ayak ülserinin tedavisi ise, tek bir hekim tarafından yapılmamakta olup İç Hastalıkları Uzmanı, Ortopedi Uzmanı, İnfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Kardiyolog, Nöroloji Uzmanı, Damar Cerrahı, Diyetisyen ve Psikiyatrist gibi alanında uzman kişiler tarafından değerlendirilerek incelenmeli ve kişiye özel en doğru tedavi yöntemi bu şekilde belirlenmelidir.
Ayak Ülseri Bitkisel Tedavisi Var Mı?
Çoğu zaman yetersiz beslenme sonucu sağlıklı olmayan besin tüketimleri yara oluşumlarının iyileşme sürecini erteler ve yaraların iyileşme oranını azaltır. Ayak ülseri genel manada ödem veyahut damar tıkanıklığı ile ilişkili olduğu için bu süreçte rafine tuzdan uzak durulması gerekmektedir. Yağlı gıdaların azaltılması bu dönemde büyük önem taşımaktadır. Alkol tüketimi ise bu süreçte azaltılmalı hatta bırakılmalıdır. Ayak ülseri tedavisinde uzmanlar ve hastaların deneyimleri doğrultusunda önerilen bitkisel içerikli takviyeler mevcuttur. Bu bitkisel takviyeler; mabet ağacı yaprağı, üzüm çekirdeği ve yaban mersini meyvesi, at kestanesi, üzüm yaprağı ekstresi, zencefil, biberiye, portakal ve turunçgiller, tıbbi nergis çiçeği, ekinezya, propolis, karakafes otu, hint yağı ve hardal yağı olarak sıralanabilir. Bu gibi doğal içerikli takviyeleri vücuda almak yaraların iyileşme sürecinde etkili olacaktır.
Ayak Ülseri Belirtileri Nelerdir?
Soluk, kuru ve de zımba deliği gibi görünen yaralar çoğu zaman ayak ülserinin ilk belirtileri olarak görülür. Ayak ya da bacak soğuk, soluk ve mavimsi bir renk alabilir. Sıkça ayak parmakları kangren olmaya doğru gidebilmektedir. Ayak ve bacakta oluşabilecek ağrı sıklıkla efor sarf edildiği zaman ya da bacak yükseğe kaldırıldığı zamanlarda görülmektedir. Damar tıkanıklığına bağlı bu yaralar ayak ve ayak baş parmaklarında sıklıkla görülür. Atardamar tıkanıklarına bağlı olan ülserler varis ülserine oranla sayıca fazla ve daha küçüktür. Yara sayılabilecek bölgenin üzeri kuru ve koyu renkte kabukla örtülüdür. Ayakta üşüme ve solukluk vardır, deri kurudur. Ayak tırnaklarında sürekli şekil bozuklukları ve mantar iltihapları görülür. Mikrop kapılmaması özenle dikkat edilmesi gerekir, yara mikrop kaparsa iltihap oluşur ve bu iltihabın sonuçları kangrene kadar gidebilmektedir. Tedaviler zamanında yapılmadığı takdirde ölümler bile gözlenebilir.